Son dönemde yaşananlar ve Türkiye'nin psikolojisi dün gece Psikiyatrist Prof. Dr. Nevzat Tarhan ve Akademisyen-Yazar Prof. Dr. Mehmet Altan'ın konuk olduğu Abbas Güçlü ile Genç Bakış'ta tartışıldı!
"SOSYAL ŞİZOFRENİYE GİDEBİLİRİZ"
Prof. Dr. Nevzat Tarhan - Psikiyatrist
- Berkin'in ailesine başsağlığı diliyorum. Sözün bittiği yer. Bu ölümde toplumsal bir tepki var bunu iyi okumak gerek. Türkiye askeri vesayetten kurtuldu, normalleşme sürecinde bir adım daha atıldı derken belki de şu anda, 17 Aralık sürecinden sonra ustaca şekillendirilmiş bir psikolojik savaş yaşıyoruz.
- Bu olayı hemen birileri tahrik ediyor demek yerine sosyolojik ve psikolojik kökenini doğru okumak gerek. Bir kesim kendisini dışlanmış, ötekileştirilmiş hissediyor.
- Bir lider çıkıp ateşe benzin döker gibi konuşursa insanlarda bir öfke patlaması olur. Önce kriz analizi yapılmalı. Dur, düşün, harekete geç yöntemi uygulanmalı. Önce herkesin kendini güvende hissedebileceği bir söyleme ihtiyaç var.
- Adalet duygusu zarar görürse insanlar kendini güvende hissetmiyor. Yatırım yapma, gelecek planlama değil, temel ihtiyaçlarını koruma dürtüsü ortaya çıkıyor. Şu anda insanlara kaygı veren yargının yozlaştığının ortaya çıkması. İnsanlarda yargıya güvenin azalmasıyla gelecek kaygısı ortaya çıkmaya başladı.
- Türkiye'de empati yok. Kucaklaycı yaklaşımı kaybediyoruz. Hep dış güçlerin oyunu deniyor ama biz ne yaptık? İnsanlarda bir aidiyet duygusu yaratabildik mi?
- Duygu temelli bir toplumuz biz. Liderler akla hitap eden şeyler söylediği zaman toplum çok dinlemiyor, duygulara hitap eden sözler söylediği zaman toplum daha çok etkileniyor. Bu yüzden bizde liderler ses tonlarını yükseltme ihtiyacı hissediyor. Öfkeyle konuşurlarsa tabanlarını daha çok birarada tutuyorlar. Muhakkak bir de karşı tarafa ihtiyaç var. Öfkeyi bir motivasyon tekniği olarak kullandığınız zaman da riske giriyorsunuz ve toplumu en çok bozan şey, şu an varolduğu gibi kronik strestir. Bunun çözümü liderlerin sıcak ve kucaklayıcı yaklaşımıdır.
- Sosyal şizofreniye gitme riskimiz var. Şizofenide beynin bir yarısı diğer yarısıyla konuşmuyor. Toplumun da bir kısmı diğer kısmını düşman görüyorsa burada şizofreni vardır. Şu anda Türkiye'nin algı yönetimine ihtiyacı var. Gerçekler farklı algılar farklı.
- Gezi olaylarında dönemin bakanı sayın Fatma Şahin benden yazılı rapor istedi, verdim ama hiçbirşekilde kaale alınmadı. Böyle bir durumda siyasal yönetim belli bir danışman kadrosuyla hareket ederse hata yapar.
- Türkiye'yi yönetenlerin gerektiğinde özür dileyebilmesi, bunu bir kusur olarak algılamaması gerek.
- Bu krizleri önlemede ümit duygusunu ayakta tutabilmek çok önemli.
- İnsanların ümitsizliğe düşmesini gerektirecek bir veri yok şu anda. Türkiye olgunlaşma süreci içerisinde bir tartışma yaşıyor. Bir sınavdan geçiyoruz ve her sınav sancılıdır.
- Beni rahatlatan bir nokta var ki, gerilim de olsa konuşabiliyoruz. Eğer bunu devam ettirebilirsek biz bu krizi aşarız.
"KRİZ HER ZAMAN KÖTÜ DEĞİLDİR"
Prof. Dr. Mehmet Altan - Akademisyen Yazar
- Son dönemde Türkiye'ye yönelik artan uyarı sinyallerinin sebebi 17 Aralık'tan sonra, görüntü halindeki hukukun da yok edilmesidir.
- Gezi de 5.5 milyon insan sokağa indi eğer bir ülkede 5.5 insan sokağa iniyorsa insan bir ne oluyor diye sormaz mı?
- Siyasal iktidarın bir kasaba baskısıyla kentlerin çoğulculuğunu yok etmesi bu patlamayı yaratmış olamaz mı?
- Bence polislerin hepsinin hukuk fakültesi mezunu olması gerekir. Çünkü polislerin yaptığı iş yasanın korunmasıdır ve yasanın ilkeler üzerinden korunmasını sağlarken kendisi suç işleyemez.
- Hukukun oyun zannedilmesi, sosyolojik analiz yapılamaması ve artık köhnemiş bir üslubun sonuçları bunlar.
- Türkiye'nin temel meselesi herkesin diğerini kendine benzetmeye çalışmasıdır.
- Kriz her zaman kötü değildir. Kriz mevcut halin devam edemeyeceğini gösterir.
- Protesto barışçıl olduğu vakit temel hak ve özgürlüktür. Sokağa çıkmak düşmanlık değildir, illegal değildir. Hukuksal haktır.
- Bu ülkede temel mantık şu; denetlenirsem güçsüzümdür. Denetlenmediğin vakit çürürsün aslında. Denetlenmek zaaf değil güçtür.