Skip to main content
x 
Yayın kalitesi internet hızınıza göre optimize ediliyor.
0 kez izlendi
Kanal D’nin hafta içi her gün yayınlanan sunuculuğunu Hakan Ural ile Nur Tuğba Namlı’nın yaptığı “Neler Oluyor Hayatta” programının bugünkü konuğu Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanı Fahrettin Altun’du.
Kanal D’nin hafta içi her gün yayınlanan sunuculuğunu Hakan Ural ile Nur Tuğba Namlı’nın yaptığı “Neler Oluyor Hayatta” programının bugünkü konuğu Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanı Fahrettin Altun’du.

Programda çarpıcı açıklamalar yapan Altun’un gündeminde seçim günü yaşananlar, sosyal medya üzerinden yürütülen dezenformasyonlar ve algı operasyonları vardı. Seçim akşamı yaşananlar için net konuşan Altun; ”Öndeyiz açıklamaları yaparak toplumda infial ve kaos oluşturmaya ve bu kaos üzerinden de siyasi alanı şekillendirmeye çalıştılar.” dedi. Özellikle sosyal medya üzerinden yürütülen dezenformasyon ve algı operasyonuna vurgu yapan Altun; “Dezenformasyon evrensel bir sorun. Toplumu yoruyor, toplum sağlığını, toplumsal barış ve huzuru tehdit ediyor. Dünyada dezenformasyona en fazla, en yoğun maruz olan ülkeyiz.” dedi.

“Gezi, Türkiye’de demokratik siyasete bir müdahale girişimiydi.’’

“Türkiye büyüdükçe, güçlendikçe, siyasete ve Türkiye’nin yürüdüğü yola müdahale etmek istediler.” diyen Altun, Gezi olaylarından örnek verdi ve sözlerine şöyle devam etti:

“Türkiye özellikle son dönemde çok yoğun saldırılara maruz kaldı. Türkiye’nin gidişatına, yürüdüğü güçlü ve başarılı yola müdahale etmeye çalıştılar. Mesela 2013’te Gezi olayları da çok sistematik ve dışarıdan yönetilen yönlendirilen bir darbe girişimiydi. Gezi, Türkiye’de demokratik siyasete bir müdahale girişimiydi. Ve bu müdahale girişimi başarılı olamadı ama devamında pek çok farklı yol ve yöntemlerle yeni denemelerle karşılaştık. Şu anda yürütülen dezenformasyon siyaseti de aynısı. Türkiye sürekli dezenformasyonla karşı karşıya ve bunu hem dışarıdan hem de içeriden yoğun bir şekilde yaşıyor. Dezenformasyon siyaseti, halkı manipüle etme girişimidir. Fakat Türkiye toplumu, Türk milleti bu tür manipülasyonlara karşı da bilinçli ve dirençli bir toplumdur. Ve çoğunlukla bunu bertaraf etmiştir.”

“O gece toplumu yanılttılar”

Seçim gecesi Ekrem İmamoğlu ve Mansur Yavaş’ın kameralar karşısına geçip “Öndeyiz” şeklinde demeçler vermesini eleştirdi. “Toplumu kandırdılar” diyen Altun: “Eğer bir siyasetçi toplumu kandırıyorsa o bir daha siyaset yapamamalıdır. Demokratik bir toplumda, temel ahlaki normların olduğu bir toplumda esas olan husus budur. Eğer ki bu kişi yanıltıldıysa o takdirde çıkıp şunu demeliydi ‘Ben yanıltıldım’ ama demediler.”

“Övüneceğimiz bir seçim sistemi var”

Fahrettin Altun, muhalefetin “‘Anadolu Ajansı manipülasyon yaptı.” şeklindeki iddialarına oldukça sert çıktı.

“Bu kişiler seçim akşamı kendi verilerimizi oluşturacağız ve kamuoyu ile paylaşacağız’’ dediler. Ve kendilerine göre yine ortaya attıkları birtakım iftiralarla ‘Biz Anadolu Ajansı’nın paylaştığı verilere güvenmiyoruz’ deyip, kendi sistemlerini de devreye soktular. Biz bunun yanlış olduğunu söyledik. Çok açık ve net; Türkiye’de seçim kültürü çok güçlüdür. Türkiye’de adil, şeffaf seçim kültürü çok kuvvetlidir. Tarihsel olarak bizim bu anlamda gerçekten övüneceğimiz bir seçim sistemimiz var. Bakın o gece kendi sistemleri üzerinden konuşan ve ‘biz öndeyiz’ diyen kişiler, öndeyiz dediklerinde bile kendi sistemleri dahi Sayın Cumhurbaşkanımızı 5 puan önde gösteriyordu. Bakın burada başka bir şey var. Burada çok farklı bir oyun oynandığını görüyoruz. Bu toplumsal kaos oluşturma gayretidir. Çok açık ve net söylüyorum. Defalarca demokratik siyasal alanda yenilen bu unsurlar hep farklı yol ve yöntemleri denediler. Uzunca bir süre ‘Anketlerde öndeyiz’ dediler. Bu da dezenformasyonun, algı operasyonun bir unsuruydu. Siyaset alanında her yenilgide vesayet unsurlarını devreye sokan bir siyasi gelenekten bahsediyorum. Bakın 27 Mayıs öncesinde nasıl ki Menderes karşısında yenildiklerinde orduyu göreve çağırıyorlarsa, nasıl ki Gezi kalkışmasında yalanlarla bir şekilde sistematik yalanlarla halkı galeyana getirip sokak kalkışması oluşturuyorlarsa, nasıl ki 15 Temmuz darbe girişimi öncesinde de çeşitli girişimlerle 15 Temmuz’a ortam oluşturmaya çalışıyorlarsa, nasıl ki 15 Temmuz darbe girişimi başarılı olamayınca buna ‘tiyatro’ diyorlarsa ve  toplumda yine bir infial oluşturmaya çalışıyorlarsa aynı şekilde seçim öncesi anketlerle, seçim akşamı trol ağlarıyla ve çıkıp erkenden  ‘öndeyiz’ açıklamaları yaparak toplumda infial ve kaos oluşturmaya ve bu kaos üzerinden de siyasi alanı şekillendirmeye çalıştılar.”

Neler Oluyor Hayatta? hafta içi her gün canlı yayınla 09.00'da Kanal D'de!