Sibel ve Ufuk çifti, çocukları olan, düzgün, üst sınıf bir ailedir. Sibel’in her gün aynı otoparka bıraktığı arabası bir akşam ıssız bir yolda giderken istop eder. Başına geleceklerden habersiz olan Sibel, arabaya bakmak için indiğinde arkasındaki motosikletli adamı fark eder ve başına aldığı darbe sonucu bayılır. Kendine geldiğinde üstü başı yırtılmış, tecavüze uğramış bir şekilde karşısında ekibi bulur. Ekip olayla ilgili çalışmalara başlarken, Sibel ve Ufuk yaşadıkları travmayı kolay kolay unutamazlar. Bu olay hayatlarını bambaşka yerlere savurur. Olayı çözmek için otoparka giden ekip, bir anda silahlı bir çatışmanın ortasında kalır. Uyuşturucu mafyasının da dahil olduğu olay gitgide daha karışık bir hal almaya başlar.
Şirin’i ateşlenmesi sonucu onu hastaneye getiren Mesut ve Tunç, Melek’e haber verirler. Melek ve Mesut arasındaki gerginlik biraz dağılsa da, artık arkadaş olmaya karar vermişlerdir. Emniyette çekiliş sonucu polislerden birine verilecek çift kişilik tatil ödülü herkesin hayaller kurmasına sebep olur. Çekilişe Murat-Zeynep ve Hüsnü katılmıştır. İki tarafta hayal kurmaktadır. Ve beklenen büyük gün gelir. Çekilişi Rıza Baba yapar.
