Ekip, Afganistan’dan 1 ay önce Türkiye’ye giriş yapan El Kaide bağlantılı Şamil Akıncı adlı şahsı takibe alıyor.
Rıza Baba ve ekibi, El Kaide bağlantılı Şamil Akıncı’nın Afganistan’dan 1 ay önce Türkiye’ye gelerek bir hücreevi kurduğu istihbaratına ulaşır. Şamil’in evinin tam karşısına bir gözlem evi kurarlar. Amaçlarının ne olduğunu öğrenmek ve ona göre harekete geçmenin peşindedirler. Aylin sürekli gittiği Hüseyin’in kitapçı dükkanına gider. Bu sırada dükkana Özkan ve Selami gelir. Türkçe İncil’i raflarda görünce olay çıkartırlar. Hüseyin’in üzerine yürürler. Aylin’in polis oluğunu anladıkları anda sakince giderler dükkandan. Hüseyin çok önem vermez olaya. “Her zaman olan şeyler” der. Hüseyin eski bir öğretmendir. Aynı zamanda da solcudur. Kitap satışını biraz daha arttırmak amacıyla kaldırım sergisi açar. Özkan ve Selami önceki akşamın intikamını almak için Hüseyin’i bulurlar. Ve sopayla dövmeye kalkarlar. O sırada Hüseyin’in dayak yediğini gören Canay ve iki travesti yardımına yetişir. Hüseyin yoğun bakıma kaldırılır. Rıza Baba ve ekip, Hüseyin’e bunu yapanları bulmaya çalışırken, Özkan ve Selami’nin de El Kaide bağlantılı olduklarını ve Şamil ile iş birliği içinde oldukları bilgisine ulaşırlar. Amaçları Rum Ortodoks Patrik Vekili Andon’u ortadan kaldırmaktır.
Ali evlerinin önünde bir sokak köpeği bulur ve çok sever. Köpeği Pınar’a emanet edip çıkar. Ali ilk köpeğinin adı Sadık olduğu için, bu köpeğin adını da Sadık koyar. Çocuk esirgemede kaldığı zamanlardaki köpeğine benzetir. Bir anda ona bağlanır. Pınar, Ali’nin köpekle çok mutlu olduğunu görünce bir kulübe yaptırır. Ali gördüğünde inanamaz ve çok sevinir bu sürpriz karşısında. Rıza ise bu duruma gittikçe daha da çok sinirlenmektedir.
