CHP Grup Başkanvekili Muharem İnce 3 Nisan Çarşamba gecesi Kanal D'de yayınlanan Abbas Güçlü ile Genç Bakış programına konuk oldu. Ankara Atılım Üniversitesi'nden canlı yayınlanan programda özellikle çözüm sürecine dair çok çarpıcı açıklamalar yaptı.
İşte programın geniş özeti;
BAŞBAKAN'I TEBRİK EDİYORUM
- Başbakan diyor ki; ben Öcalan'nın jimnastik saatini arttırdım, televizyon verdim, arkadaşlarını görmesine izin verdim. Eğer gelinen süreç sadece bunların karşılığındaysa Başbakan'ı tebrik ediyorum. Dünyanın en güçlü adamı. Ama böyle olmadığını biliyorum. Başkanlık, eğitim dilinin değişmesi ve özerklik pazarlığı yaptı mı? Valilerin pazarlığını yaptı mı?
AKİLLERİN ÇOĞU AKP'Lİ
- Oy verme gizli bir işlemdir ama az çok kimin kime oy verdiğini, vereceğini tahmin edersiniz. 63 akil adama tek tek baktım. CHP yüzde 26 oy almış bir parti. Orada ortalama olarak 15-16 kişinin en azından CHP'ye oy verme ihtimali olan insanlardan olması lazımdı. Ama olsa olsa 1-2 kişi var. - Eğer bu akil insanları CHP seçseydi orada en az CHP olurdu. Allah için birkaç tane AKP'li olmayan var. Araya serpiştirmişler. Bugüne kadar AKP beni hiç yanıltmadı.
ASIL AKİLLER KABUL ETMEYENLER
- Bazı isimler Akil İnsanlar arasında olmayı kabul etmemiş. İşte asıl akiller o kabul etmeyenler.
ÖCALAN'I AFFEDECEKLER
- Bütün bu hazırlıklar Öcalan’ın affedilmesi üzerine yapılmıştır. Bu kadar generali, muhalifi, gazeteciyi boşuna içeri almadılar. Yapacaklar bunu.
CUMHURİYET SAVCISI OLSAM BAŞBAKAN'A DAVA AÇARIM
- Başbakan ben Öcalan’a televizyon verdim, hayata döndürdüm diyor. Peki kimleri hayata küstürdü? Sevdiğine televizyon veriyor, gıcık olduğunun sıcak suyunu kesiyor. O zaman Balbay’ın sıcak suyunu sen mi kestin? Hücreye sen mi koydun? Bir mahkumun ceza şartlarını değiştiriyorsan o zaman tahliyesine de karar verebilirsin. Başbakan bu gücü nereden alıyor? Ben cumhuriyet savcısı olsam Başbakan’a dava açarım. Böyle bir yetkin, böyle bir hakkın yok diye. Sen Kanuni Sultan Süleyman mısın? Demek ki senin elinde yetki var sen insanları içeri alabilirsin. İyileştirme hakkını kendinde görebiliyorsa, kötüleştirme hakkını da kendinde görüyor demektir. Bu çok tehlikeli bir gidiş.
CUMHURBAŞKANI BİLE SÜRECİ BİLMİYOR
- CHP, MHP kimse süreçle ilgili birşey bilmiyor. Bilen yalnızca 6 kişi var. Başbakan, Beşir Atalay, Hakan Fidan, Yalçın Akdoğan, Efkan Ala ve Abdullah Öcalan. AK Parti milletvekilleri, Bakanlar Kurulu bile bilmiyor. Cumhurbaşkanı da bilmiyor.
SİLAH BIRAKMA YOK
- Terör gibi ciddi sorunlar uzlaşmayla çözülür ama bu sürecin içinde CHP yok, MHP yok Başbakan tek başına süreci yürütüyor. Kimse terör devam etsin istemiyor fakat bizim bu süreçte itirazlarımız var. PKK meşrulaştırıldı.Ayrıca silah bırakma yok. PKK’nın ülke dışına çekilmesi ‘İstediklerimi, ver ben sınırın dışında bekliyorum, istediklerimi vermezsen bak tekrar gelirim’ demektir. Ayrıca silahlı bir örgüt ülke sınırlarının dışına çıkarsa yetki silah tüccarlarına geçer.
- 12 Eylül’de benim yaşadığım köyün muhtarlığında odada bir delik açıldı, herkes gitti silahını oraya attı. Bütün Türkiye’den böyle silah toplandı. Bu kadar basit bir şeye akılları ermiyor mu?
YARIN BU SAVCILARI ERGENEKONCU YAPARLAR
- Bu sürecin hukuki zemini yok. PKK’lılar silahlı yada silahsız askerin önünde geçerse, savcı da asker de suç işliyor. Yarın öbür gün bu insanlara dava açılmaması garanti mi? Yarın bu savcıları Ergenekoncu yaparlar.
ÖCALAN'IN HARİTASINI BİLİYORUZ, BAŞBAKAN'IN HARİTASINI BİLMİYORUZ
- Anayasa, rejim, Türkye’nin yönetim şekli değişecek.Öcalan’ın istediği bu. Onun yol haritasını biliyoruz ama Başbakanın haritasını bilmiyoruz. Bunları bilmek istiyoruz demek savaşı istemek mi demek?
CHP’NİN ÇÖZÜM ÖNERİSİ
- Bu sorunu çözerken suçluyu geçmişte arayarak başlamayacağız.
- Terör yoksulluktan, eşitsizlikten, etnik kökenden, haksızlıklardan beslenir. Biz özgürlükleri genişleteceğiz, korkmayacağız. Demokrasiyi kurumsallaştıracağız.
ETNİSİTELER HERKESİN ŞEREFİDİR
- Biz CHP olarak beraber yaşayalım, resmi dilimizi, eğitim dilimizi, tartışmayalım diyoruz. Etnisiteler herkesin şerefidir. Devlet bu işlerle uğraşmaz
- Kürt Kürtlüğü ile Türk Türklüğü ile Çerkez Çerkezliği ile gurur duyacak ama hepimiz bir ulusun parçası olduğumuzu unutmayacağız.
BERABER YAŞAYACAKSAK EĞİTİM DİLİMİZ AYNI OLACAK
- Herkes kendine şu soruyu soracak; beraber mi yaşayacağız, ayrı ayrı mı, yan yana mı? Beraber, tek devlette yaşayacaksak, hukukumuz, eğitim dilimiz, ortak değerlerimiz aynı olacak. Yanyana yani bir federasyon gibi yaşayacaksak, o zaman hukukumuz ayrı olabilir. Ayrı ayrı yaşayacaksak o zaman bunları tartışmaya hiç gerek yok.
MECLİS BAŞKANI'NIN BAŞBAKAN'A DUR DEMESİ GEREK
- Başbakan’ ın Anayasa Uzlaşma Komisyonu’na süre bitti diye bir talimat verme yetkisi yok Yasamaya talimat verme gücünü kendisinde nereden buluyor? Orada uzlaşılamamışsa 12 üyenin oy birliğiyle hiçbir parti bunu Genel Kurula getirmeyecektir diye madde var çalışa usullerinde. Bu maddeler ortadayken, Başbakan ‘Ben bu oyunu bozdum anayasayı tek başıma getiririm Meclis’e’ dediğinde Meclis Başkanı’nın bir dakika, böyle olmaz demesi lazım.
AK PARTİLİ GRUP BAŞKANVEKİLLERİNE HODRİ MEYDAN
- AKP'nin beş grup başkanvekili var onlar hepsi gelsin ben tek başıma geleyim, istedikleri kanalda birlikte bir programa çıkalım.
İSRAİL ÖZRÜNÜN KAYDINI DİNLEMEK İSTİYORUZ
- Türkiye mi özür diledi, İsrail mi? Önce Başbakan özür diledi. 20 Mart 2013’te Danimarka’da. Ayrıca telefonda özür diplomasi tarihinde bir ilk. Biz bu özrü duymak, bu özrün kaydını dinlemek istiyoruz.
İSRAİL'İN ÖZÜR DİLEMESİ İÇİN VETO HAKLARIMIZDAN VAZGEÇTİK
- İsrail durup dururken özür dilemedi. İsrail’in OECD üyeliğine karşı bizim veto hakkımız vardı bundan vazgeçtik. NATO tatbikatlarına katılmasıyla ilgili veto hakkımız vardı vazgeçtik. Mavi Marmara kasten yapıldı iddiamızdan vazgeçtik, operasyonel kaza kabul ettik. Gazze’ye ablukanın kaldırılmasında diretiyorduk, bundan vazgeçtik. Hamas’a kefil olduk. Ayrıca ticari ilişkilerimizi geliştirdik. Rakamları kim isterse verebilirim. İsrail’le gizli anlaşma yaptınız mı diye soru önergesi verdim. Dışişleri Bakanı’nın imzasıyla yapılan açıklamada bazı anlaşmalar hizmetin gereği olarak gizlidir dendi. Gizli anlaşma yapıldığı kabul edildi.
- Yani özür dileyen Türkiye, kazanan İsrail’dir. Türkiye ödün üstüne ödün vermiştir.
ÖCALAN'IN MEKTUBUNA 'GÖRÜLMÜŞTÜR' DAMGASI BASILDI MI?
- Biz askerden ailemize mektup yazdığımızda üstüne er mektubu görülmüştür diye damga basarlardı. Peki Abdullah Öcalan’ın mektubu üzerine mahkum mektubu görülmüştür damgası basıldı mı basılmadı mı?
SİLİVRİ'DE ARAMA VAR İMRALI'DA YOK
- Silivri'ye tutuklu milletvekillerini ve İlker Başbuğ'u ziyarete gittim. Üzerimi didik didik aradılar, çakmağımı, bozuk paralarımı bile aldılar. Soğuk bir odada sabahtan demlenmiş bir bardak çay ikram ettiler. Sonra Altan Tan'ın gazetede röportajını okudum. Diyor ki; éİmralı'ya gittik, Öcalan'la görüştük. Üzerimiz aranmadı. İsteseydik içeri kayıt cihazı bile sokabilirdik. İki porsiyon da yemek yedik." Genelkurmay Başkanı ve onu ziyaret eden Ana Muhalefet vekiline yapılan muamele bu, 30 yıldır bu ülkede terörü yöneten birisine yapılan muamele buysa benim söyleyecek başka birşeyim yok. Milletin vicdanına bırakıyorum. BAŞBAKAN MECLİS'TE ELİMİ BİLE SIKMIYOR- Başbakan 4 ay hapis yattı, kebap partileri verdi, kahraman oldu. İnsanlar 5 senedir hücrede yatıyor. Başbakan’ın bana gıcık olduğu kesin. Meclis’te elimi bile sıkmıyor. Demek ki ben bu dönemde hapse girsem bana radyo bile vermez.
CHP'NİN VATANDAŞLIK TANIMI
- Türk ulusuna vatandaşlıkla, Türk etnisitesine doğumla bağlanırsınız. Bizim CHP olarak tavrımız şu; Türk vatandaşlığı tanımı cinse, ırka, dine aitmiş gibi anlaşılmayacak, hukuka bağlı ve eşitlik temelinde olacak.
- Biz kimseyi inkar etmiyoruz. Ama biz etnisiteden değil bir ulustan, bir bilinçten, siyasal kimlikten bahsediyoruz. Bunlar 1930'ların kafası değildir. Şimdilerde kerameti kendinden menkul bazı aydınlar türedi bu tanımları iyi yapamıyorlar. Kafaları karışık.- Bayrağın değişmesini teklif edenler var. Bu korkutucu birşey.
HÜSEYİN AYGÜN KAÇIRILDI DETAYLARI BİLİYORUZ
- Arkadaşımız Hüseyin Aygün'ün kaçırıldığına inanıyorum, bunu biliyorum. Burada anlatamam detayını. Siz de çoluk çocuk sahibi olsaydınız bazı şeylerde biraz frene basardınız. DERSİM DEMEK ÜLKEYİ BÖLMEZ- İsteyen çocuğuna istediği adı koysun. Bundan korkmayın, bu bizi bölmez. Dersim deyince de bölünmez bu ülke.
2018'DE TÜRBAN ZORUNLU OLACAK
- 26 ocak 2008 AKP Konya Milletvekili Hüsnü Tuna; ‘Kamuda türban yasağı olması utanç vericidir’ dedi. 28 Ocak 2008’de Canikli ‘Bizim gizli gündemimiz yok. Kamuda türban isteğimiz yok’ dedi. 29 Ocak 2008’de Başbakan; “Kamuda türban isteğimiz yoktur türban üniversite ile sınırlıdır.” Diye açıklama yaptı ve 15 gün sonra Hüsnü Tuna o açıklamasından dolayı disipline sevkedildi. Şimdi 2013’te neden olmasın diyorlar. Bunlar iktidarda kalırsa 2018’de türban takmak zorunlu olacak.
MALİYE BAKANI BAŞBAKAN'I YALANLADI
- Başbakan 2010'da 'Menderes hazineyi tamtakır devraldı. Ağzına kadar dolu teslim etti' dedi. Ben de bir-iki ay bekledim. Onlar bu sözleri unutunca Maliye Bakanı'na soru önergesi verdim. Maliye Bakanı resmi rakamlarla cevap verdi. Menderes devraldığında altın rezervimiz 1.5 milyar dolar, devrettiğinde 1.3 milyar dolar. Yani eksilmiş. Peki şimdi kim yalan söylüyor?
TÜBİTAK BAŞKANI'NIN SEÇİMİ BİLE PLANIN PARÇASI
- 2004’te ‘TÜBİTAK Başkanı’nı bir defaya mahsus Başbakan atar.’ Diye bir değişiklik getirdiklerinde kadrolaşmak istiyorlar diye düşünmüştüm. Meğer bu kadar masum değillermiş. Gelecekte Ergenekon’un, Balyoz’un hesabını yapmışlar. Demişler ki ileride gazetecileri, generalleri tutuklayacağız, dijital veriler olur, bunlarla ilgili bir bilirkişi olması lazım. O da TÜBİTAK olur. Herşey planlı, bir proje dahilinde ama bu projenin mimarlarının Erdoğan, Arınç, Gül olduğuna asla inanmıyorum. Bu çok daha büyük bir proje.
İLK DÖRT MADDE KIRMIZI ÇİZGİMİZ
- CHP olarak ilk dört maddenin kırmızı çizgimiz olduğunu belirttik. Anayasa Komisyonu'nda 4 üyemiz var ama medyada sesimizi duyuramıyoruz.
KİMSE ALTI OK'TAN VAZGEÇEMEZ
- CHP'nin Altı Ok'u ressam atölyesinde çizilmiş sıradan birşey değildir. Bir yaşanmışlığın üzerine kurulmuştur. CHP'den hiçkimse bu Altı Ok'tan vazgeçemez, vazgeçmeye gücü yetmez. Tabii ki CHP kendini yenilemelidir, geliştirmelidir. Ama CHP otel lobilerinde değil savaş meydanlarında kurulmuş bir partidir. İşçişleri Bakanlığı'na gönderilen damga puluyla kurulmuş bir parti de değildir. Arkasında Erzurum, Sivas Kongreleri vardır.
80 YILDA YAPILANLAR 10 YILDA SATILDI
- Sümerbank, Petkim, fabrikalar, barajlar havaalanları... 80 yılda ne yapıldı ne demek insafsızlık. Son 10 yolda neler yapıldı? AKP 80 yıllık birikimlerin tümünü sattı. 11 yılda şu fabrikayı açtık desinler. Diyebilirler mi?
AKP SAĞLIKTA BAŞARILI
- Tabii AKP’nin başarılı olduğu alanlar da var. Sağlık sisteminde ve duble yol konusunda başarılılar.
SORUN BİRLEŞTİRİLMİŞ, KALABALIK SINIFLAR
- Eğer birleştirilmiş sınıf olmasa, Türkiye ikili eğitim sisteminden vazgeçse atanamayan öğretmenlerin, hepsini atasak yetmez bile. Sanki Türkiye yanlış eğitim politikaları yürütmüş fazladan öğretmen yetiştirilmiş gibi söylemler var. Bu doğru değil. Sorun birleştirilmiş, kalabalık sınıflardadır.
13 YAŞINDAKİ ÇOCUK BOMBALANIR MI?
- Uludere raporunu savunduk, yine savunuruz. İstihbaratı kim verdi? Vur emrini kim verdi? Mazot getirip 50 lira para kazanacağım diye sınırın ötesine giden 13 yaşındaki çocuğu bombalaması gerekmiyor devletin.
İşte programın geniş özeti;
BAŞBAKAN'I TEBRİK EDİYORUM
- Başbakan diyor ki; ben Öcalan'nın jimnastik saatini arttırdım, televizyon verdim, arkadaşlarını görmesine izin verdim. Eğer gelinen süreç sadece bunların karşılığındaysa Başbakan'ı tebrik ediyorum. Dünyanın en güçlü adamı. Ama böyle olmadığını biliyorum. Başkanlık, eğitim dilinin değişmesi ve özerklik pazarlığı yaptı mı? Valilerin pazarlığını yaptı mı?
AKİLLERİN ÇOĞU AKP'Lİ
- Oy verme gizli bir işlemdir ama az çok kimin kime oy verdiğini, vereceğini tahmin edersiniz. 63 akil adama tek tek baktım. CHP yüzde 26 oy almış bir parti. Orada ortalama olarak 15-16 kişinin en azından CHP'ye oy verme ihtimali olan insanlardan olması lazımdı. Ama olsa olsa 1-2 kişi var. - Eğer bu akil insanları CHP seçseydi orada en az CHP olurdu. Allah için birkaç tane AKP'li olmayan var. Araya serpiştirmişler. Bugüne kadar AKP beni hiç yanıltmadı.
ASIL AKİLLER KABUL ETMEYENLER
- Bazı isimler Akil İnsanlar arasında olmayı kabul etmemiş. İşte asıl akiller o kabul etmeyenler.
ÖCALAN'I AFFEDECEKLER
- Bütün bu hazırlıklar Öcalan’ın affedilmesi üzerine yapılmıştır. Bu kadar generali, muhalifi, gazeteciyi boşuna içeri almadılar. Yapacaklar bunu.
CUMHURİYET SAVCISI OLSAM BAŞBAKAN'A DAVA AÇARIM
- Başbakan ben Öcalan’a televizyon verdim, hayata döndürdüm diyor. Peki kimleri hayata küstürdü? Sevdiğine televizyon veriyor, gıcık olduğunun sıcak suyunu kesiyor. O zaman Balbay’ın sıcak suyunu sen mi kestin? Hücreye sen mi koydun? Bir mahkumun ceza şartlarını değiştiriyorsan o zaman tahliyesine de karar verebilirsin. Başbakan bu gücü nereden alıyor? Ben cumhuriyet savcısı olsam Başbakan’a dava açarım. Böyle bir yetkin, böyle bir hakkın yok diye. Sen Kanuni Sultan Süleyman mısın? Demek ki senin elinde yetki var sen insanları içeri alabilirsin. İyileştirme hakkını kendinde görebiliyorsa, kötüleştirme hakkını da kendinde görüyor demektir. Bu çok tehlikeli bir gidiş.
CUMHURBAŞKANI BİLE SÜRECİ BİLMİYOR
- CHP, MHP kimse süreçle ilgili birşey bilmiyor. Bilen yalnızca 6 kişi var. Başbakan, Beşir Atalay, Hakan Fidan, Yalçın Akdoğan, Efkan Ala ve Abdullah Öcalan. AK Parti milletvekilleri, Bakanlar Kurulu bile bilmiyor. Cumhurbaşkanı da bilmiyor.
SİLAH BIRAKMA YOK
- Terör gibi ciddi sorunlar uzlaşmayla çözülür ama bu sürecin içinde CHP yok, MHP yok Başbakan tek başına süreci yürütüyor. Kimse terör devam etsin istemiyor fakat bizim bu süreçte itirazlarımız var. PKK meşrulaştırıldı.Ayrıca silah bırakma yok. PKK’nın ülke dışına çekilmesi ‘İstediklerimi, ver ben sınırın dışında bekliyorum, istediklerimi vermezsen bak tekrar gelirim’ demektir. Ayrıca silahlı bir örgüt ülke sınırlarının dışına çıkarsa yetki silah tüccarlarına geçer.
- 12 Eylül’de benim yaşadığım köyün muhtarlığında odada bir delik açıldı, herkes gitti silahını oraya attı. Bütün Türkiye’den böyle silah toplandı. Bu kadar basit bir şeye akılları ermiyor mu?
YARIN BU SAVCILARI ERGENEKONCU YAPARLAR
- Bu sürecin hukuki zemini yok. PKK’lılar silahlı yada silahsız askerin önünde geçerse, savcı da asker de suç işliyor. Yarın öbür gün bu insanlara dava açılmaması garanti mi? Yarın bu savcıları Ergenekoncu yaparlar.
ÖCALAN'IN HARİTASINI BİLİYORUZ, BAŞBAKAN'IN HARİTASINI BİLMİYORUZ
- Anayasa, rejim, Türkye’nin yönetim şekli değişecek.Öcalan’ın istediği bu. Onun yol haritasını biliyoruz ama Başbakanın haritasını bilmiyoruz. Bunları bilmek istiyoruz demek savaşı istemek mi demek?
CHP’NİN ÇÖZÜM ÖNERİSİ
- Bu sorunu çözerken suçluyu geçmişte arayarak başlamayacağız.
- Terör yoksulluktan, eşitsizlikten, etnik kökenden, haksızlıklardan beslenir. Biz özgürlükleri genişleteceğiz, korkmayacağız. Demokrasiyi kurumsallaştıracağız.
ETNİSİTELER HERKESİN ŞEREFİDİR
- Biz CHP olarak beraber yaşayalım, resmi dilimizi, eğitim dilimizi, tartışmayalım diyoruz. Etnisiteler herkesin şerefidir. Devlet bu işlerle uğraşmaz
- Kürt Kürtlüğü ile Türk Türklüğü ile Çerkez Çerkezliği ile gurur duyacak ama hepimiz bir ulusun parçası olduğumuzu unutmayacağız.
BERABER YAŞAYACAKSAK EĞİTİM DİLİMİZ AYNI OLACAK
- Herkes kendine şu soruyu soracak; beraber mi yaşayacağız, ayrı ayrı mı, yan yana mı? Beraber, tek devlette yaşayacaksak, hukukumuz, eğitim dilimiz, ortak değerlerimiz aynı olacak. Yanyana yani bir federasyon gibi yaşayacaksak, o zaman hukukumuz ayrı olabilir. Ayrı ayrı yaşayacaksak o zaman bunları tartışmaya hiç gerek yok.
MECLİS BAŞKANI'NIN BAŞBAKAN'A DUR DEMESİ GEREK
- Başbakan’ ın Anayasa Uzlaşma Komisyonu’na süre bitti diye bir talimat verme yetkisi yok Yasamaya talimat verme gücünü kendisinde nereden buluyor? Orada uzlaşılamamışsa 12 üyenin oy birliğiyle hiçbir parti bunu Genel Kurula getirmeyecektir diye madde var çalışa usullerinde. Bu maddeler ortadayken, Başbakan ‘Ben bu oyunu bozdum anayasayı tek başıma getiririm Meclis’e’ dediğinde Meclis Başkanı’nın bir dakika, böyle olmaz demesi lazım.
AK PARTİLİ GRUP BAŞKANVEKİLLERİNE HODRİ MEYDAN
- AKP'nin beş grup başkanvekili var onlar hepsi gelsin ben tek başıma geleyim, istedikleri kanalda birlikte bir programa çıkalım.
İSRAİL ÖZRÜNÜN KAYDINI DİNLEMEK İSTİYORUZ
- Türkiye mi özür diledi, İsrail mi? Önce Başbakan özür diledi. 20 Mart 2013’te Danimarka’da. Ayrıca telefonda özür diplomasi tarihinde bir ilk. Biz bu özrü duymak, bu özrün kaydını dinlemek istiyoruz.
İSRAİL'İN ÖZÜR DİLEMESİ İÇİN VETO HAKLARIMIZDAN VAZGEÇTİK
- İsrail durup dururken özür dilemedi. İsrail’in OECD üyeliğine karşı bizim veto hakkımız vardı bundan vazgeçtik. NATO tatbikatlarına katılmasıyla ilgili veto hakkımız vardı vazgeçtik. Mavi Marmara kasten yapıldı iddiamızdan vazgeçtik, operasyonel kaza kabul ettik. Gazze’ye ablukanın kaldırılmasında diretiyorduk, bundan vazgeçtik. Hamas’a kefil olduk. Ayrıca ticari ilişkilerimizi geliştirdik. Rakamları kim isterse verebilirim. İsrail’le gizli anlaşma yaptınız mı diye soru önergesi verdim. Dışişleri Bakanı’nın imzasıyla yapılan açıklamada bazı anlaşmalar hizmetin gereği olarak gizlidir dendi. Gizli anlaşma yapıldığı kabul edildi.
- Yani özür dileyen Türkiye, kazanan İsrail’dir. Türkiye ödün üstüne ödün vermiştir.
ÖCALAN'IN MEKTUBUNA 'GÖRÜLMÜŞTÜR' DAMGASI BASILDI MI?
- Biz askerden ailemize mektup yazdığımızda üstüne er mektubu görülmüştür diye damga basarlardı. Peki Abdullah Öcalan’ın mektubu üzerine mahkum mektubu görülmüştür damgası basıldı mı basılmadı mı?
SİLİVRİ'DE ARAMA VAR İMRALI'DA YOK
- Silivri'ye tutuklu milletvekillerini ve İlker Başbuğ'u ziyarete gittim. Üzerimi didik didik aradılar, çakmağımı, bozuk paralarımı bile aldılar. Soğuk bir odada sabahtan demlenmiş bir bardak çay ikram ettiler. Sonra Altan Tan'ın gazetede röportajını okudum. Diyor ki; éİmralı'ya gittik, Öcalan'la görüştük. Üzerimiz aranmadı. İsteseydik içeri kayıt cihazı bile sokabilirdik. İki porsiyon da yemek yedik." Genelkurmay Başkanı ve onu ziyaret eden Ana Muhalefet vekiline yapılan muamele bu, 30 yıldır bu ülkede terörü yöneten birisine yapılan muamele buysa benim söyleyecek başka birşeyim yok. Milletin vicdanına bırakıyorum. BAŞBAKAN MECLİS'TE ELİMİ BİLE SIKMIYOR- Başbakan 4 ay hapis yattı, kebap partileri verdi, kahraman oldu. İnsanlar 5 senedir hücrede yatıyor. Başbakan’ın bana gıcık olduğu kesin. Meclis’te elimi bile sıkmıyor. Demek ki ben bu dönemde hapse girsem bana radyo bile vermez.
CHP'NİN VATANDAŞLIK TANIMI
- Türk ulusuna vatandaşlıkla, Türk etnisitesine doğumla bağlanırsınız. Bizim CHP olarak tavrımız şu; Türk vatandaşlığı tanımı cinse, ırka, dine aitmiş gibi anlaşılmayacak, hukuka bağlı ve eşitlik temelinde olacak.
- Biz kimseyi inkar etmiyoruz. Ama biz etnisiteden değil bir ulustan, bir bilinçten, siyasal kimlikten bahsediyoruz. Bunlar 1930'ların kafası değildir. Şimdilerde kerameti kendinden menkul bazı aydınlar türedi bu tanımları iyi yapamıyorlar. Kafaları karışık.- Bayrağın değişmesini teklif edenler var. Bu korkutucu birşey.
HÜSEYİN AYGÜN KAÇIRILDI DETAYLARI BİLİYORUZ
- Arkadaşımız Hüseyin Aygün'ün kaçırıldığına inanıyorum, bunu biliyorum. Burada anlatamam detayını. Siz de çoluk çocuk sahibi olsaydınız bazı şeylerde biraz frene basardınız. DERSİM DEMEK ÜLKEYİ BÖLMEZ- İsteyen çocuğuna istediği adı koysun. Bundan korkmayın, bu bizi bölmez. Dersim deyince de bölünmez bu ülke.
2018'DE TÜRBAN ZORUNLU OLACAK
- 26 ocak 2008 AKP Konya Milletvekili Hüsnü Tuna; ‘Kamuda türban yasağı olması utanç vericidir’ dedi. 28 Ocak 2008’de Canikli ‘Bizim gizli gündemimiz yok. Kamuda türban isteğimiz yok’ dedi. 29 Ocak 2008’de Başbakan; “Kamuda türban isteğimiz yoktur türban üniversite ile sınırlıdır.” Diye açıklama yaptı ve 15 gün sonra Hüsnü Tuna o açıklamasından dolayı disipline sevkedildi. Şimdi 2013’te neden olmasın diyorlar. Bunlar iktidarda kalırsa 2018’de türban takmak zorunlu olacak.
MALİYE BAKANI BAŞBAKAN'I YALANLADI
- Başbakan 2010'da 'Menderes hazineyi tamtakır devraldı. Ağzına kadar dolu teslim etti' dedi. Ben de bir-iki ay bekledim. Onlar bu sözleri unutunca Maliye Bakanı'na soru önergesi verdim. Maliye Bakanı resmi rakamlarla cevap verdi. Menderes devraldığında altın rezervimiz 1.5 milyar dolar, devrettiğinde 1.3 milyar dolar. Yani eksilmiş. Peki şimdi kim yalan söylüyor?
TÜBİTAK BAŞKANI'NIN SEÇİMİ BİLE PLANIN PARÇASI
- 2004’te ‘TÜBİTAK Başkanı’nı bir defaya mahsus Başbakan atar.’ Diye bir değişiklik getirdiklerinde kadrolaşmak istiyorlar diye düşünmüştüm. Meğer bu kadar masum değillermiş. Gelecekte Ergenekon’un, Balyoz’un hesabını yapmışlar. Demişler ki ileride gazetecileri, generalleri tutuklayacağız, dijital veriler olur, bunlarla ilgili bir bilirkişi olması lazım. O da TÜBİTAK olur. Herşey planlı, bir proje dahilinde ama bu projenin mimarlarının Erdoğan, Arınç, Gül olduğuna asla inanmıyorum. Bu çok daha büyük bir proje.
İLK DÖRT MADDE KIRMIZI ÇİZGİMİZ
- CHP olarak ilk dört maddenin kırmızı çizgimiz olduğunu belirttik. Anayasa Komisyonu'nda 4 üyemiz var ama medyada sesimizi duyuramıyoruz.
KİMSE ALTI OK'TAN VAZGEÇEMEZ
- CHP'nin Altı Ok'u ressam atölyesinde çizilmiş sıradan birşey değildir. Bir yaşanmışlığın üzerine kurulmuştur. CHP'den hiçkimse bu Altı Ok'tan vazgeçemez, vazgeçmeye gücü yetmez. Tabii ki CHP kendini yenilemelidir, geliştirmelidir. Ama CHP otel lobilerinde değil savaş meydanlarında kurulmuş bir partidir. İşçişleri Bakanlığı'na gönderilen damga puluyla kurulmuş bir parti de değildir. Arkasında Erzurum, Sivas Kongreleri vardır.
80 YILDA YAPILANLAR 10 YILDA SATILDI
- Sümerbank, Petkim, fabrikalar, barajlar havaalanları... 80 yılda ne yapıldı ne demek insafsızlık. Son 10 yolda neler yapıldı? AKP 80 yıllık birikimlerin tümünü sattı. 11 yılda şu fabrikayı açtık desinler. Diyebilirler mi?
AKP SAĞLIKTA BAŞARILI
- Tabii AKP’nin başarılı olduğu alanlar da var. Sağlık sisteminde ve duble yol konusunda başarılılar.
SORUN BİRLEŞTİRİLMİŞ, KALABALIK SINIFLAR
- Eğer birleştirilmiş sınıf olmasa, Türkiye ikili eğitim sisteminden vazgeçse atanamayan öğretmenlerin, hepsini atasak yetmez bile. Sanki Türkiye yanlış eğitim politikaları yürütmüş fazladan öğretmen yetiştirilmiş gibi söylemler var. Bu doğru değil. Sorun birleştirilmiş, kalabalık sınıflardadır.
13 YAŞINDAKİ ÇOCUK BOMBALANIR MI?
- Uludere raporunu savunduk, yine savunuruz. İstihbaratı kim verdi? Vur emrini kim verdi? Mazot getirip 50 lira para kazanacağım diye sınırın ötesine giden 13 yaşındaki çocuğu bombalaması gerekmiyor devletin.