Skip to main content
x 

Genç Bakış'ta çok farklı bir Şener Şen

Gençler sordu, Şener Şen cevapladı...

Genç Bakış'ta çok farklı bir Şener Şen
Genç Bakış'ta çok farklı bir Şener Şen

Usta oyuncu Şener Şen'in konuk olduğu Abbas Güçlü ile Genç Bakış dün  Kültür Üniversitesi'nden canlı yayınla ekrana geldi. Gençlerin sorularını içtenlikle yanıtlayan Şener Şen'in özellikle siyaset konusundaki açıklamaları dikkat çekti.
 
İşte programın geniş özeti;

Gençler sordu, Şener Şen cevapladı;

Başbakan sanatçılarla buluştu geçenlerde demokratik açılım ile ilgili görüşlerini aldı. Siz ne dediniz merak ediyorum?

- Vallahi görüşlerimizi almadılar. Biz onları dinlemeye gittik. Dinledik birşey anlayamadık. Geldik.

Bugüne kadar Gönül Yarası hariç hiçbir filminizde Kürt sorununu ele almadınız.  Böyle bir projeniz var mı, ileride teklif gelirse oynar mısınız?

- Öğretmenliğim sırasında 2.5 yıl doğuda kaldım. Gözlemlerim var. O yöre halkını çok iyi tanırım. Yaptığım işleri seçerken dünya görüşüme uygun olmasına da dikkat ediyorum. Ama bu bir misyon yüklenme değil. Herkesin görevi ayrı. Sanatçı tabii toplumun önde giden bir ferdidir ama yapacaklarını ancak işiyle yansıtmasından yanayım. Bu da ne kadar yansıyorsa, siz ne kadar algılıyorsanız o kadar. Ama tabii hiçbir katı durumumuz yok. Öyle bir proje gelse, bizim sinema anlayışımıza uygunsa neden olmasın?

Sanatçılar eleştiriye tahammüllü insanlar. Son zamanlarda öğrencilerin eleştirilerine gösterilen tahammülsüzlük aklıma geliyor. Öyle bir formül söyleyebilir  misiniz ki eleştiriye kapalı bu hükümetimiz bundan ders çıkarsın, biraz daha geniş düşünsün?

- Şiddetle bir düşünceyi bastırmaya kesinlikle karşıyım. Siyasilerin empati yapması daha kolay, gençler daha yolun başında. Yönetici konumunda olanların  gençliğin ruh halini iyi bilirler ve  daha şefkatle yaklaşmaları gerekir ben de bu konuda gençlerle aynı fikirdeyim.

Siz hiç aşık oldunuz mu? Aşk ile ilgili düşünceleriniz neler?

- O zamanki düşüncelerim başka şimdikiler başka. Olduğum zaman zaten akıl gidiyor başka birşey oluyor, aklın başına gelince başka birşey. Ben de bir kaç kere aşık oldum. Herkese de tavsiye ederim fena birşey değil.

"Kemal Sunal'ın cenazesine gitmediğiniz söyleniyor?" sorusu üzerine;

- Medyatik olmayı çok sevmiyorum. Özel olarak görünme peşinde değilim. Kemal Sunal'ın cenazesine de gittim, ailesine başsağlığı diledim ve bir köşeye çekildim.

Sanatçıların siyasi görüşlerini açıklamaları konusunda ne düşünüyorsunuz?
- Sanatçı yaptığı işlerle dünya görüşünü de yansıtır. Özellikle ben işlerimde seçici olduğum için bunu daha rahat söyleyebilirim. Ama bir yandan hiç politik olayları yansıtmayan, kendini böyle bir sorumlulukta hissetmeyen sanatçılar da var. O da doğal. Eskiden, bizim gençlik dönemlerimizde bu siyasal görüş belirtme daha bir sanatçı özelliğinin içindeydi. Ama şimdi toplum değiştikçe daha esnek bir durumdayız. O yüzden herkesi kendi halinde bırakmakta fayda var. Herkes neye inanıyorsa onu yapsın.

Yeni çekilen Hababam filmleri piyasaya çok alet edildi. İçiniz sızladı mı?

- Vallahi sızlasa da çektiler, sızlamasa da. Eski Hababamlarda görev almış birisi olarak tarafsız olamam tabii. Ama iyi bir senaryo olursa aynı sıcaklık yeniden yakalanabilir. Tabii akılda hep o ilk kahramanlar olduğu için ister istemez mukayese oluyor o yüzden iş biraz daha zorlaşıyor. 

Şener Şen en çok kime güler?

- Hedeflediğim belli bir kimse yok ama Cem Yılmaz'a gülüyorum. Av Mevsimi filmini görenler Cem'in oyunculukta da ne kadar iyi performans sergilediğini görmüşlerdir. Bu filmede Cem'in oyunculuktaki büyük değişimi her türlü övgüye değer. O çok özel bir insan çok daha güzel şeyler yapacağına inanıyorum. Ve şimdi onun için bir alkış.

Hidroelektirik santralleri hakkında ne düşünüyorsunuz?

- İnsanlığın zararına olacak herşeye karşıyım. HES'leri araştırmak, artı ve eksilerini iyi hesaplamak lazım. Ama insanlığın zararına olan hiçbirşeyi savunamayız zaten.

Belki bir gün siyasete girerim

- Herkesin siyasete bakışı farklıdır. Ben siyasetin içinde yer almayı tercih etmiyorum. Ama seçtiğim projeler benim görüşlerimi mutlaka yansıtıyordur. Birgün karar değiştirirsem o zaman inandığım bir yerde aktif siyasete de girerim. Ama şimdi işimle ilgiliyim. Bence yaşam sadece siyasetten ibaret de değil. Bizim malzememiz insan. Önce insan. Burada oturmak, bu ilişkiyi sağlamak bile başlı başına bir başarı.


Liseyi 7 yılda bitirdim

- Talebeyken herkesin içerisinde bir hababamlık vardır. Ben de talebelik halimi Hababam'a yakın buluyorum.  Lise hayatım  pek parlak değildi. Lise 1'e giderken sınıfta kaldım, yine gittim, yine kaldım, yine gittim, tekrar kaldım ama sürekli gidiyorum. Okula bayılıyorum. Ama kitaplar olduğu gibi duruyor, ilerleme yok. Sonra sen gelme dediler. Okuldan atıldım. Gece liseleri açıldı, ona devam ettim. 3 orada, 4 orada derken 7 yılda bitirdim liseyi. Ama tabii kimseye tavsiye etmiyorum. Liseyi 7 sene okuyunca ille oyuncu olunuyor diye bir kural yok.

- Gece lisesinde okurken fabrika  işçiliği, işportacılık yaptım sonra bakanlık lise mezunlarına öğretmenlik hakkı tanıdı. Sınavı kazandım. ,
Öğrencilik hayatım boyunca o sınava çalıştığım kadar çalışsaydım dekan olurdum.

- Öğretmenlik benim için büyük deneyim oldu. Ama öğrenciyken bulaştığım ve hep içimde olan oyunculuk aşkı ağır bastı.


İyi komedi gelse oynarım

- Bundan sonra hep belalı, karanlık adamlar oynayayım gibi bir niyetim yok ama senaryolar hep öyle geldi. Ben de senaryoya önem veriyorum. Hep böyle senaryolar geldi ne yapayım. İyi bir komedi filmi gelse oynarım.


Eşkıya'dan önce, Eşkıya'dan sonra

- Eşkıya filmi çok yönlerden farklıydı. O dönem çok seyirci sinemadan elini ayağını çekmişti. En başarılı film 450 bin civarındayken Eşkıya'dan sonra bu rakam 2 milyon 750 bine ulaştı.

O kadro bir daha gelmez

- Davaro, Hababam gibi işler, ruhumuzu kattığımız işler. Kemal Sunal, Adile Naşit, Münir Özkul, Halit Akçatepe ve bütün o kadro çok özel insanlar. Öyle bir kadro bir daha bir araya gelmez. Tabii Ertem Eğilmez de tüm bu kadrodan en iyi verimi almasını bildi.


Yönetmen iyi değilse oyuncluk tehlikede

-  Genç kuşakta çok iyi oyuncular var. Kimseyi kırmamak için isim vermiyorum. Ama var olacakları alan önemli. İyi oyunculuk iyi senaryo ve iyi yönetmenle olur. Tiyatroda oyuncu seyirciyle başa olduğu için oyunculuğunu daha rahat gösterebilir. Ama sinemada eğer iyi bir yönetmen yoksa oyunculuğunuz tehlikede demektir.


Kısa kısa...

- Ben canlandırdığım karakterlerin hangisiyim? Hepsiyim. Hepsi benim sahip olduğum malzemeler.

- Sürekli izlediğim dizi yok. Pek zamanım olmuyor. Ama kanal değiştirirken rastlıyorum, izliyorum bazen.

- Hollywood olursa olur  ama Hollywood'a gitmek gibi bir hedefim, hayalim asla yok. Ben bu ülkeye ait olmaktan mutluyum.

-  İyi bir oyuncu muyum hala bilmiyorum, iyi bir yönetmen olur muyum onu da bilmiyorum. İyi futbolcu olmak başka, iyi teknik direktör olmak başka.

- Yavuz Turgul'la çalışırken masa başı çalışması önemlidir. Herşey masa başında biter o yüzden çok zorlukla karşılaşmayız çekimlerde.