Skip to main content
x 

Bambaşka bir açıköğretim sistemi geliyor!

Açıköğretim ve Uzaktan Eğitim Sistemleri dün gece Genç Bakış'ta tartışıldı...

Bambaşka bir açıköğretim sistemi geliyor!
Bambaşka bir açıköğretim sistemi geliyor!

Abbas Güçlü ile Genç Bakış'ın 1 Şubat Çarşamba gecesi yayınında, tüm yönleriyle Açıköğretim ve Uzaktan Eğitim Sistemleri tartışıldı.  Anadolu Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Davut Aydın ve TRT Genel Müdürü İbrahim Şahin'in konuk olduğu Genç Bakış Eskişehir Anadolu Üniversitesi'nden ekrana geldi. Programa ayrıca İnnovasyon Enstititsü Rektörü Prof. Dr. Ferhat Mehtiyev, Cambridge University  Press Global Direktörü David Harrison ve Van Yüzüncü Yıl Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Peyami Battal da katıldı. 
  

 
Her yaş ve her kesimden mezunu ve öğrencisi olan Anadolu Üniversitesi Açıköğretim Sistemi'nin mezunlarından; Van Yüzüncü Yıl Üniversitesi Rektörü Prof. Dr.  Peyami Battal ve emekli olduktan sonra Açıköğretim Fakültesi'nin 3 farklı programını bitiren 74 yaşındaki Mehmet Deniz'in öğrencilik hikayeleri yaşam boyu eğitim felsefesinin en güzel örnekleri oldu. 

 
Genç Bakış'ta ayrıca Açıöğretim ve Uzaktan Eğitim sistemlerinde başarıyla uygulanan video konferans yöntemiyle Bakü, Köln ve Lefkoşe'den öğrenciler ve görevlilerle de canlı bağlantılar yapıldı. 
 
İşte dün gece ekrana gelen Genç Bakış'ın geniş özeti;
 
"Bambaşka bir açıköğretim sistemi geliyor"
 
Prof. Dr. Davut AYDIN - Anadolu Üniversitesi Rektörü
 
Okumanın yaşı yok 
- 30 yıl önce biz açıköğretime ilk başladığımızda 10 bin öğrenci bekliyorduk bir anda 29 bin öğrenciyle karşı karşıya kaldık. O dönemde çok kısıtlı kaynaklarla gece gündüz çalışarak bu modelin mayasının tutmasını sağladık. Emeği geçen herkese çok teşekkür ederim.
 
- Gelecek yıl bu dönemde 5 binin üzerinde öğretim üyesi, yazarı, editörü ve danışmanı olan bir üniversiteye dönüşmüş oluyoruz. 2 milyon öğrencimiz var. 
 
- Bir araştırmaya göre eğitim süresi uzadıkça ömür uzuyor. Çünkü beyni çalıştırıyorsunuz, yaşama bağlı hale geliyorsunuz. O nedenle okumanın yaşı yok. Buradan herkese çağrı yapıyorum. 
- Biz bu kayıt döneminde 78 bin 744 öğrenciyle bir anket yaptık. Çalışma durumunu sorduk. Bizim öğrencilerimizin yüzde 33'ü şu an çalışmıyor. Geriye kalan yüzde 32.5 i özel sektörde çalışıyor, serbest çalışanlar yüzde 7, kamuda çalışanlar yüzde 28, emekli olanlar ise yüzde 0.5. Dolayısıyla özel sektör odaklı bir yaşam boyu üniveritesine doğru hızla gidiyoruz.
 
Uzaktan eğitimde sırada Almanca, Fransızca ve Çince var 
- Biz sistemimizi Bologna Süreci'nde dönüştürmeye karar verdik. Bologna Süreci kredi sistemidir, dönem sistemidir. Orta seviyede dil yeterliliklerini gerektirir. Bu dönüşümü gerçekleştirirken Cambridge Üniversitesi'yle 1.5 yıllık bir çalışmanın sonunda, uzaktan öğretim tecrübelerimizle, onların dil tecrübelerini bir araya getirdik, bu konuda TRT de partner olarak katıldı ve Uzaktan Eğitim İngilizce dil programını ortaya sunduk. Şu anda Uzaktan Dil eğitiminde Almanca, Fransızca ve Çince hazırlıklarımız sürüyor.  
 
- Bologna Süreci'nde 1.5 milyonluk bir sistem dönüşüyor bu Türk yükseköğretiminin yarısını dönüştürmek demektir.
 
- Bize dönük en büyük eleştiri toplumda 2. sınıf bir üniversite algısı olmasıdır. Bunu değiştirmenin yolu akredite olmak, uluslararası standartları yakalamak. Artık öğrencilerimizin daha fazla çalışması gerekecek, 30 krediyi dolduramıyorsa süresi uzayacak. Kredi sisteminde artık 49 ile kalmak yok. Gruba göre değerlendirme var.
 
1 lira 50 kuruşa eğitim 
-  Açıköğretimde harçlar düşük. Günlük 1 lira 50 kuruşa eğitim hizmeti veriyoruz. İngilizce Öğretmenliği hariç. Dünyanın hiçbir yerinde bu fiyata bu şekilde eğitim hizmeti götüren böyle büyük bir organizasyon yok. Bu hizmetin bir maliyeti var. 1 milyon 200 bin aktif öğrencisi olan, 100 ayrı yerde bürosu olan, koskoca bir organizasyon bu. Sadece bir sınavın maliyeti 30 milyon lira. Zaten Bologna Süreci kapsamında kredi sistemine geçtiğimiz için öğrencilerimiz artık aldıkları ders kadar harç ödeyecekler.        
 
- Gelecek yıldan itibaren bambaşka, Avrupa standartlarında bir açıköğretim sistemi geliyor. 
- Açıköğretim ve Uzaktan Öğretim'e ilgi giderek artıyor. Biz geçen yıl itibariyle yüzde 11 büyüdük. 100 bin boş kontenjana rağmen 110 bin yeni öğrenci aldık.
 
Bologna süreciyle daha esnek bir sistem 
- Şu anda 71 ilde 6 bin kişiye online sınav yapıyoruz. Klasik sınavların yanında  küçük sınavlardan başlayarak sürekli olarak internet üzerinden online sınavlar yapılıyor. Bunu test ediyoruz. Bir gün inşallah sizlere randevu vereceğiz o randevu günlerinde gelip, hazır olduğunuz zaman sınav olacaksınız. O zaman hasta olduğunuz zaman sınava gelmeyecek, uygun bir tarihte randevu alarak sınav olacaksınız. Dolayısıyla şu anki sistemimiz katı bir sistem ama Bologna süreci daha esnek bir sistem yaratacak. 
 
- Çok miktarda sertifika programları getiriyoruz. İMKB ile anlaşma yaptık. Finans okur-yazarlığı programı başlatacağız. Ayrıca doktor, hemşire ve hasta arasındaki iletişim problemleri için iletişim fakültesiyle birlikte sağlık iletişimi sertfika programları getirmeyi düşünüyoruz. Böylelikle açıköğretimin uzaktan öğretimin yanısıra çok sayıda sertifika programını da Türk toplumuna sunmuş olacağız.
 
"En keyif aldığım iş TRT Okul" 

İbrahim Şahin - TRT Genel Müdürü 
 
- Çocuk kanalından sonra en keyif aldığım işlerden biri TRT Okul . Çok cıvıl cıvıl, ışılltılı bir kanal ortaya çıktı. 
 
-5 ve 1 dakikalık eğitim programlarımız var. Kısaca, hap gibi bilgiler veriyoruz. 
 
- TRT Okulda 12 saati açıköğretime veriyoruz diğer 12 saatin tamamında eğitim programları dizayn ediyoruz. Üniversiteden yıllık belirli bir miktar para alıyoruz ve bu paranın tamamını yine TRT Okul'a ve eğitime harcıyoruz. 
 
- Anadolu Üniversitesi'yle çok güzel bir diyaloğumuz var. Örnek olabilecek bir diyalog. İki kamu kurumu birşeyi nasıl güzel yapabilirin en güzel örneği. 
 
- Anadolu Üniversitesi, TRT ve Cambridge Üniversitesi ortaklaşa bir dil programı başlattık. Anadolu Üniversitesi açıköğretim fakültesi öğrencilerine, TRT Okul'u izleyenlere Cambridge ve Anadolu Üniversitesi'nin yaptığı protokolle çok kaliteli hazırlanmış bir çalışma sunuyoruz. Bunun ilk kitapları çıktı. Upper İntermediate düzeyine kadar eğitim verilecek. 
- İşitme engelli olanlara altyazılı, görme engelliler için de alt sesli bir çalışmamız var. Bunu şu anda  TRT Okul kanalımız yürütüyor, çok önemli bir proje. 
 
- İngilizce orjinal bir filmi alıp yayınlamayı birkaç kanal yapıyor ama dil öğrenimine katkı amaçlı bu tarz talepler TRT'ye de gelirse yaparız. Bu bir tercih meselesi. Artık teknoloji gelişti altyazı ve altses sistemlerini istiyorsanız kumandayla seçebiliyorsunuz. Bununla ilgili arkadaşlarımız şu an çalışıyor. 
 
- Artık heryerde haritalar var. Harita okuyabilecek bir bilgi birikimine sahip olmak gerek. TRT Okul'da harita bilgisi veriyoruz. Bunun gibi onlarca farklı program yapıyoruz. 
 
- Toplumun eğitimi ile ilgili 24 saat yayın yapıyoruz. TRT Okul Kanalı üçer aylık periyodlarla bir konuyu öne çıkarıp işliyor. İlk konumuz da engellilerle ilgili. Onların sorunları, problemleri, istihdam alanları 3 ay yoğun bir şekilde işlenecek. Sonra mesela trafiği işleyeceğiz.