Ekip, güzel kadınları ağına düşürüp, sonra öldürüp etlerini yiyen psikopat bir katilin peşine düşüyor.

Tunç, Mesut’u hemen hastaneye getirir. Yolda da Hüsnü’yü arar. Yavuz müdahaleye başlar. Mesut ve Hüsnü’nün arasında kalacaktır bu olay. Kimseye bahsetmeme kararı alırlar. Yavuz’u da tembihlerler. Mesut’a soğuk algınlığından 2 gün rapor verilir. Evde dinlenecektir. Ekip raporu gördüğünde inanamaz ve bu işin içinde başka bir şey olduğunu düşünürler. Bu konuşmalar olurken Serdar ofise girer. O da duyduklarına inanmaz. Bu işin ne olduğunu çözene kadar olayın üzerine gitmeye niyetlidir.

Serdar polis evine yerleşirken dışarı eşyalarını almak için çıktığında arabasının kelebek camının kırık olduğunu ve dizüstü bilgisayarının çalındığını görür. Sinir küpü halinde emniyete gelir ve hırsızın yakalanıp, çalınan eşyalarının bulunma görevini Hüsnü’ye verir. Hüsnü hırsızı ararken bir şekilde Canay ile yolları kesişir. Ve Hüsnü kendini gaylerin takıldığı sinemada bulur.

Şehrin dört bir yanında parçalanmış halde bulunan kadın cesetleri bulunur. Cesetlerin DNA’larından kimlik bilgilerine ulaşılmaya çalışılır. Herkesin ortak düşünceleri bu cinayetleri işleyenin aynı kişi olduğudur. Bu sırada Yavuz’un hastanesindeki stajyer bir doktor, daha önce gelen bir hastanın kültür sonuçlarını getirir. Yavuz sonuçları gördüğü gibi soluğu emniyette alır. Hastası Müjde’nin ağzındaki yaraların insan etinde üreyen bakteriler, ölü insan dokusu hücreleri olduğu anlaşılır. Bu ağız yoluyla bulaşmaktadır. Müjde hemen sorguya alınır ve son ilişkiye girdiği kişinin kim olduğunu öğrenmeye çalışırlar. Ekip, güzel kadınları ağına düşürüp, sonra öldürüp etlerini yiyen yamyamın peşine düşer.